Çorum'da ticaretle uğraşan AK Parti Çorum Milletvekili Aday Adayı Süleyman Yağlı, genel ve yerel siyasete ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

GENEL VE YEREL SİYASET YORUMU

Genel siyasete ilişkin kapsamlı bir yenilenmeye ihtiyaç duyulduğunu belirten Yağlı, taşra tarzı siyasetin terkedilerek nitelikli ve geniş ufuklu bir siyasetin tesis edilmesinin gerekliliğine dikkat çekti.

MAKRO DÜZEYDE GELECEK TASAVVURU

Yerel siyasete ilişkin de önerilerde bulunan Yağlı, “Çorum’un sorunları nedir sorusuna verilecek kısa bir cevap yok, ama sorunların hangi yöntemle çözüleceğine ilişkin doğru bir metod ortaya konulduğunda çözülmeyecek sorun da olmayacaktır. Burada siyasete ve milletvekiline düşen asıl görev, koordinasyonu sağlamak, makro düzeyde bir gelecek tasavvuru oluşturabilmek ve potansiyeli doğru kullanmaktır.

BU MEMLEKETİN SADECE ÜÇ AKILLISI YOK

Sığ bir hamaset dili kullanmanın bugüne kadar bize faydası olmadığı gibi bundan sonra da bir faydası olmayacaktır. Bu nedenle benim çağrım ortak akla yöneliktir. Bu memleketin sadece üç tane akıllısı yok. Her şeyin en iyisini üç beş kişi bilmez, bilemez. Bu şehirde yaşayan herkesin bu şehre dair ihmal edilemeyecek kadar değerli görüşleri ve katkıları vardır.” dedi.

AK Parti Çorum Milletvekili aday adayı Süleyman Yağlı’nın açıklaması şöyle;

“Siyasetin, uzun soluklu vizyoner bir yenilenmeye ihtiyaç duyduğu görülmektedir. Ülkemizin, AK Parti iktidarı ve Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yakaladığı ivmenin, tarihsel sorumluluğumuzla birlikte ele alındığında, yeryüzüne ve tüm insanlığa soluk aldıracak bir sonuca ulaşması için, siyaset anlayışımızın ve siyaset yapma tarzımızın değişmesi gerekiyor.

TAŞRA SİYASETİ YERİNE VİZYONEL BAKIŞ

Taşra siyaseti ve taşra tarzı politikacılığın terk edilerek tasfiye edilmesi; nitelikli ve geniş ufuklu bir siyasetin işlevsel kılınması; siyasetin siyaset olarak yapılması; siyasetin, şahsi ikbal planlamalarının tasallutundan kurtarılması; halka tepeden bakan modern derebeylerinin siyasi arenadan uzaklaştırılarak siyasetin nema dağıtan görüntüsünün ortadan kaldırılması elzem görünüyor.

SİYASETİN KALİTE STANDARDI

Çorum özelinde de bu bağlamda yapmış olduğum değerlendirmeler ışığında,

1-Şahsi kazanımları esas alan anlayışla icra edilen ve halkımızda da mevcut profil itibariyle adeta nefrete dönüşen siyaset atmosferinin dağıtılması ve Ak Parti ile elde edilen kazanımların korunması için,

2-Türkiye’nin coğrafyadan ve tarihten kaynaklanan vazgeçilemez sorumluluklarına uygun kişi, kimlik, birikim ve heyecanla siyasetin kalite standardının yükseltilmesi için yapacaklarım olduğuna inanarak aday adaylığı başvurusunu yapmış bulunuyorum.

Ülkemiz ve milletimizin, hem Çorum’a yansıyan hizmetler ve hem de siyaset yapma tarzı açısından daha iyilerine layık olduğu kanaatindeyim.

TARİH YAZACAK YENİ SİYASETÇİ PROFİLİ

Bu itibarla 24 Haziran seçimleri, bir yandan sistemsel bir büyük değişikliğin tarihi olacak, diğer yandan da tarih yazacak yeni bir siyasetçi profilinin ilk nüvelerini ortaya çıkaracaktır diye düşünüyor ve halkımızı küçük hesaplar yerine büyük vizyonlar için doğru tercihler yapmaya davet ediyorum…

NEDEN SİYASET NEDEN MİLLETVEKİLLİĞİ?

-Ülkemizde halihazırda uygulanan siyaset, mahiyeti itibariyle eski Türkiye’ye ait bir siyasettir. Oysa Ak Parti ile birlikte yeni Türkiye’ye geçiş yaptık ve kazandığımız özgüvenle tarihi yazanlar arasında yer alma çabası içerisine girdik.

Bu çabanın olumlu sonuçlar vermesi, ülkemizdeki tüm kurumların olduğu gibi siyasetin de yenilenmesi ile mümkün olacaktır.

Ülkemizde ciddi bir genç nüfus var. 7 Haziran seçimlerinde uygulanan seçim stratejisinin bu genç seçmene hitap etmediği ve ne gibi sonuçlar doğurduğu ortadadır. 1 Kasım seçimlerinde yapılan doğru düzeltmelerle bu genç seçmen de bir şekilde siyasetin içerisine dahil edildi ve bu sayede ciddi bir badire atlatıldı.

Bu yönüyle bakıldığında siyasetin ciddi ve anlamlı bir revizyona ihtiyacı olduğu inkar edilmez bir gerçeklik olarak karşımızda durmaktadır. Burada temel sorun siyasetin, artık değişmesi ya da günceli kavraması zor olan kadrolar eliyle yapılmaya devam edilmesidir.

Kimsenin katkısını küçümsemiyor, vermiş olduğu emeği değersizleştirmiyoruz, nihayetinde elde etiğimiz kazanımlarda bugüne kadar görev yapan kadroların ciddi emekleri var. Biz vefalıyız ve bunun da gereğini hep yerine getirdik. Ancak doğru zamanda yenilenmeyi gerçekleştirmediğimiz takdirde Ak Parti ile elde edilen kazanımların meyvelerini devşirmemiz de zor gözüküyor.

Bu açıdan baktığımızda siyasetin yapılış tarzından tutun da milletvekili profili ve donanımına kadar pek çok hususun gözden geçirilmesi gerekiyor.

Artık geldiğimiz nokta itibariyle, özellikle de gerçekleştirdiğimiz sistem değişikliği açısından, geçen yüzyıla, yani eski Türkiye’ye ait olan siyaset yapma biçimi ve siyasetçi profilini tarihte bırakmamız şarttır.

ÇORUM ÖZELİNE BAKARSAK

Çorum özelinde de herkesin bildiği ama açıkça konuşmaktan çekindiği, dar kadrolaşma, etnik milliyetçilik, bölgecilik, adam kayırmacılık, kurumların kimyası ile uğraşmak, rant dağıtımının asıl olması, halka tepeden bakan anlayış, siyasetin artık kadrolu bir iş gibi telakki edilmesi ve adeta siyasetten emekliliğin düşünülmemesi gibi temel sorunların, hazır sistem değişmiş ve Cumhurbaşkanlığı sistemine de geçilmişken, daha sağduyulu bir şekilde ele alınması imkanını boşa harcamamalıyız diye düşünmekteyim.

SİYASETÇİ İŞ BULMA KURUMU OLMAMALI

Siyaset bir vizyon işidir, siyasetçiler İş ve İşçi Bulma Kurumunun yerel mümessilleri, yahutta eşi dostu, yakın akrabayı bir kadro sahibi yapma faaliyeti değildir.

Siyaset yeni ufuklar çizebilmekle, varolan potansiyeli en iyi şekilde kanalize etmekle, şehri medeniyet değerleriyle yeniden inşa etmenin yolunu aramakla meşgul olmalıdır. Biz böyle bir siyasetçiye sahip olmaktan gurur duyabilmeliyiz.

Oysa bizde hala eski Türkiye alışkanlığı ile siyaset, zaten devletin kurumlarının kendi uhdelerindeki işleri kendi faaliyetleri olarak pazarlama mantığı ile yürütülmektedir.

Ben buna itiraz ediyorum ve buna layık olmadığımı, 15 Temmuz gazisi olan halkımızın da bunu hak etmediğini yüksek sesle ilan ediyorum. Türkiye’nin bu büyük potansiyelini kimse mirasyedi mantığıyla harcayamaz. Bu itirazımı en üst düzeyde dile getirmek için aday adaylığı başvurusunda bulundum ve teveccüh gösterildiği takdirde bu çizgide bir çaba içerisinde olacağımı da deklare ediyorum.

ÇORUM İÇİN NE YAPILABİLİR?

- Çorum’un ciddi sorunları var. Ak parti ile yakaladığımız değişimin ivmesi sosyolojik değişimin hızını geçmiş bulunuyor.

Yapılması gereken şu idi. Sosyolojik değişimin nabzı tutulmalı ve kentleşmeden eğitime, sanayileşmeden turizme, çevre temizliğinden kültürel faaliyetlere varana kadar şehrimizin temel sorunları bu değişimle uyumlu bir şekilde ele alınarak şekillendirilmeliydi.

Bu yapılmadığı için, bir örnek kabilinden, üniversite öğrencilerinin konaklaması meselesi bile belediye-rant-sistemsizlik üçgeninde konuşulur haldedir.

SİYASETÇİ KENDİ YANLIŞINI KONUŞMALI

Siyasetçi kendi yanlışlarını da konuşacak cesarete sahip olmalıdır. Halının altına süpürdüğümüz her şey bize olumsuzluk olarak dönecektir. Dürüstlük her daim ahlakımız olmalıdır. Şeffaflıktan ve ortak akıldan şaşmamak, bu şehrin tek kurtuluş reçetesi olarak gözükmektedir.

Ak Parti ile yakaladığımız değişim sürecinin, her şeyi devlet yapsın demek olmadığını anlatmamız ve anlamamız gerekiyor.

ŞEHİRDE YAŞAYAN HERKES SÖZ SAHİBİ

Şehirde yaşayan herkesin bu şehre karşı sorumluluğu vardır. Ve her şehrin kendisini gerçekleştirmesine imkan sağlayacak değerleri ve dinamikleri vardır. Bu dinamikleri harekete geçirecek, varolan potansiyeli ortak aklın ortaya çıkmasını sağlayacak şekilde değerlendirecek bir üst siyasi vizyona ihtiyaç vardır.

Bu bakış açısıyla, kimsenin kendi namı hesabına hususi bir ajanda tutmadığı bir yaklaşımla, şehrin temsil kabiliyeti olan tüm unsurları bir araya gelerek şehrimizi düzlüğe çıkaracaktır.

SİVİL TOPLUM CESARETLENDİRİLMELİ

Bilhassa sivil toplum kuruluşlarının içlerinde barındırdıkları değerler ve potansiyel açığa çıkarılmalı, sivil toplum ve sivil siyaset cesaretlendirilmelidir.

Görevini hakkıyla ifa etmeyen bürokratlardan, şehrine katkı yapmayan sanayicisine, görevli olduğu sokağı düzgün temizlemeyen işçisinden ödevini yapmayan öğrencisine, proje ve bilim üretmeyen akademisyeninden halka parmak sallamayı marifet bilen siyasetçisine kadar herkesin sigaya çekileceği ve denetim mekanizmalarının etkin çalıştırıldığı bir anlayışın ortaya çıkmasına katkı sağlamamız gerekir.

Unutmayalım ki, kaderine sahip çıkmayanlara birileri kader biçmektedir.

ORTAK AKLA ÇAĞRI

Çorum’un sorunları nedir sorusuna verilecek kısa bir cevap yok, ama sorunların hangi yöntemle çözüleceğine ilişkin doğru bir metod ortaya konulduğunda çözülmeyecek sorun da olmayacaktır. Burada siyasete ve milletvekiline düşen asıl görev, koordinasyonu sağlamak, makro düzeyde bir gelecek tasavvuru oluşturabilmek ve potansiyeli doğru kullanmaktır.

Sığ bir hamaset dili kullanmanın bugüne kadar bize faydası olmadığı gibi bundan sonra da bir faydası olmayacaktır. Bu nedenle benim çağrım ortak akla yöneliktir. Bu memleketin sadece üç tane akıllısı yok. Her şeyin en iyisini üç beş kişi bilmez, bilemez. Bu şehirde yaşayan herkesin bu şehre dair ihmal edilemeyecek kadar değerli görüşleri ve katkıları vardır.”