MUSTAFA DEMİRER
Hitit Üniversitesi dün geç saatlerde yaptığı paylaşımla URAP 2024-2025 Türkiye Sıralamasında tüm kategorilerde başarı elde ettiğini açıkladı. Ancak açıklanan yükseliş mevcut üniversite yönetiminin görevi devraldığı 2019 yılına göre değil, geçen yıla göre gerçekleşti.
Hitit Üniversitesi 2019-2020 yılı URAP Türkiye başarı sıralaması tüm üniversitelerde 56'ıncı (şimdi 68), devlet üniversitelerinde 45'inci (şimdi 54), tıp fakültesi olan üniversitelerde 43'üncü (şimdi 52), 2000 yılından sonra kurulan üniversitelerde 10'uncu (şimdi 21) idi.
HEP BİR MAZERET
Hitit Üniversitesi'nin bugüne kadar sıralaması ile ilgili yapılan haberler hep farklı şekilde ele alındı. Halbuki temel amaç ülkemizin tüm üniversitelerinin doğru veya yanlış eksikleri olsa da, aynı ölçülere göre bir karşılaştırmasının yapıldığı, muhtelif sıralamalardaki yerimizi belirleyip dikkat çekmekti. Ancak ne zaman bir düşüş olsa her seferinde bir mazerete sığınılıyordu. Bir yükselme görüldüğünde de hemencecik başarı sahipleniliyordu.
MİLAT 2019
URAP tarafından açıklanan 2024-2025 Türkiye sıralamasında Hitit Üniversitesi'nin geçen yıla göre başarı grafiğini artırdığını mutlulukla görüyoruz. Ancak, mevcut yönetimin göreve başladığı 2019 yılını esas aldığımız zaman hala 5 yıl önceki seviyede olmadığımızı da bu verilerden üzülerek farkındayız. Gönül ister ki; üniversitemizin bu sıralamaları her yılı gösterecek şekilde kamuoyu ile paylaşması. Bazı çevreler 2019 yılını neden esas aldığımızı, kimi zaman farklı şekillerde bir itham olarak tarafımıza yöneltse de, bunun nedeni son derece basit; çünkü mevcut yönetimin görevi devraldığı dönem Mayıs 2019 yılı. Doğal alarak kendisini ilgilendiren milat 2019 yılı olmalı.
HESAP VERİLEBİLİRLİK VE ŞEFFAFLIK
Çorum'un beklentisi kentin en önemli kurumları arasında yer alan ve zaman zaman yaygın basında pek çok akademisyenimizin başarısını gördüğümüz üniversitemizin tamamen kamu kaynakları ile desteklendiği düşünüldüğünde, kamuoyuna şeffaflık ve hesap verilebilirlik adına bu ve benzeri paylaşımların çok önemli yeri olduğunu belirtmekte fayda var.
Yoksa her düşüşe bir mazeret üretmek, az da olsa meydana gelen iyileşmeleri, yükselmeleri ışık hızıyla yayınlamak yerine, idarecilerin görevi objektif olarak tüm yıllardaki sıralamaları gösterecek şekilde kamuoyu ile paylaşmak, düşüş varsa bunun olası sebeplerini bulup gidermeye çalışmak, yükselme varsa bunu artıracak ve devamını sağlayacak mekanizmaları güçlendirmek olmalı.
AYNI TERAZİDE TARTILMAK
Sanırım bu sıralamaları yapanlar da, eşit göstergelere göre kurumları birbirleriyle karşılaştırıp zayıf yönlerini belirlemeyi, güçlü yönlerini daha da güçlendirmeyi hedefliyor olsa gerek. Yoksa görünen o ki dünyada ne savaş, ne pandemi ne afetler bitecek, ne de sıralama şartları hiç değişmeden kalacak. Değişmeyen tek şey ise; herkes aynı terazide tartılmaya devam edecek.
