habercim19.com özgür haber özgür yorum

Kolayına kaçtılar, sorumsuz davrandılar

GÜNDEM

Çorum eski Belediye Başkanı Av. Muzaffer Külcü, Çorum Belediyesi'nin tarihi Ulu Cami bahçesindeki ağaçların tamamını kesmesine tepki gösterdi.

Çorum eski Belediye Başkanı Av. Muzaffer Külcü, Çorum Belediyesi'nin tarihi Ulu Cami bahçesindeki ağaçların tamamını kesmesine tepki gösterdi.

Sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Külcü, “Karar verenler ve gereğini sorgulamasız yerine getirenler en hafif tabirle işin kolayına kaçmış ve büyük bir sorumsuzluk örneği sergilemişlerdir. Keşke zor olana talip olsalar ve o muhteşem dokuyu yok etmeselerdi. kesmek, yok etmek kolay, yapmak, büyütmek zordur. Yazık ettiniz.” ifadelerini kullandı.

Külcü açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

'KESMEK, YOK ETMEK KOLAY YAPMAK, BÜYÜTMEK ZORDUR'

“Anadolu'da Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinde özellikle cuma ve bayram namazları için büyük camiler inşa edilmiştir. Bu camiler yapanların ve yaptıranların adıyla birlikte "Ulu cami" olarak anılır. Ulu camiler genellikle şehir meydanlarındadır. Değilse şehir meydanları ulucamilerin konumlandığı alanlar olmuştur. Şehirler de bu istikamete göre şekillenmiştir. Ulaşımı oldukça kolay noktalara inşaa edilen ulu camiler, zamanla bulundukları bölgenin - şehrin sembolü olmuştur.

Bin yıllık yurdumuz Anadolu’da 118 camii bu isimle bilinmektedir. Ulu camiler aynı zamanda, “güç ve bağımsızlık’’ sembolüdür. Bulunduğu bölgenin İslam beldesi olduğunun işareti olarak da asırlara meydan okur, ulu camiler...

Anadolu'nun fethiyle birlikte yapılmaya başlayan "Camii kebirler" ayrıca o şehre vurulmuş Türk - İslam mührü olarak kabul edilir.  Şehrimiz Çorım’da da ilk inşasının Selçuklu döneminde atıldığını bildiğimiz sonrasında çeşitli afetler nedeniyle pek çok kısmı 4. Murat döneminde yeniden inşa edilen bir ulu cami var. Şehrimiz kültürünün şekillenmesinde de oldukça önemli bir yere sahiptir. Zira çarşı, hanlar, hamamlar belirttiğimiz şehirleşme geleneğinin güzel bir örneği olarak etrafında şekillenmiştir.

Camii kebir olarak bilinen Murad-ı Rabi Ulu cami zamanla şehrimizin ortak bir sembolüne haline gelmiştir. Çorum'un üç - dört asırlık tarihine dair araştırmalar, anlatılar, Ulu Cami'den bağımsız yazılmamış, yazılamamıştır. Yani şehir kültürü dediğimiz zaman da ulu cami etrafında şekillenen/etkilen bir kültürel dokudan söz ediyoruz.

Ulucami üzerine yapılan / yazılan araştırmalardan, makalelerden, eserlerden de anlıyoruz ki ulucamiler Türk - İslam kültürünün en belirgin taşıyıcı mekanları olmuştur.

Elbette ulu camiler bunlardan ibaret mekanlar değildir. Etrafında inşa edilen akarlar, sosyal alanlar da bir o kadar önemlidir. Bunlarla birlikte ulucamilerin sırtında, yanında, yöresinde dikilen ağaçlar ve özellikle çınarlar da ulucamiler kadar kültürel bir öğe haline gelmiştir. Camilerle yaşıt çınar, dişbudak, çitlenbik, sakız gibi ağaçlar ulu camilerimizin süsü gibidir.

Şehirlerin çoğu ulucamilerinin bahçesinde gövdesiyle, dallarıyla yapraklarıyla camiyi adeta koruyan birer çınar bulunur. Camiyi saklar diye bakarsanız saklar, korur diye bakarsanız korur. Cami bahçelerindeki asırlık ağaçlar hem bir muhafız hem bir muhafazadır.
Çorum ulucami bahçesinde bir çınar ağacı maalesef yok. Dikildi yahut iklim koşulları nedeniyle büyümedi. Dikildi belki de kurudu. Çınar ağacı olup olmadığına kayıtlarda pek değinilmemiş. Ama yakın tarihin kayıtlarında şadırvan etrafında ve kıble yönünde dişbudak ağaçlarının dikili olduğu yazılmıştır. Zaten daha bir kaç gün öncesine kadar da dişbudak ağaçları yemyeşil görünümüyle caminin etrafını sarıyordu. Dişbudak ağacı sağlamlığı, kuraklığa dayanıklığıyla bilinen bir ağaç. Bunun yanında form verilir özelliğe de sahip. Zaten on-on beş yıl önce dişbudak ağaçlarının dalları budanmış ve ters aşı usulüyle ağaçlara yeni bir görünüm kazandırılmıştır.

KARAR KİME AİT OLURSA OLSUN BELEDİYE İTİRAZ EDİP KORUMALIYDI

Ancak bir kaç gün önce Belediye tarafından sonradan yapılan izaha muhtaç açıklama öncesinde ağaçlar kesildi. Önce budama olduğu söylenip ağaçların kurul kararıyla kesilip yerinden sökülmeleri ulucamilerin ruhuna uygun bir uygulama olmadı. Bir ve bir buçuk asırlık ağaçların köklerinin yapıya zarar verdiği söylendi. Bunun yanında yapılan açıklamalarda ağaçların hastalıklı olduğu söylendi. Oysa çekilen fotoğraflarda ağaçların gövde kısmında herhangi bir hastalığın olmadığı açık olarak görülüyor. Diğer yandan köklerinin zarar verdiği tespit edilen ağaçların zarar veren kısımlarının budanması mümkünken böyle bir uygulamanın yapılması hiç doğru bir uygulama olmamıştır. Karar verenler ve gereğini sorgulamasız yerine getirenler en hafif tabirle işin kolayına kaçmış ve büyük bir sorumsuzluk örneği sergilemişlerdir. Yıkmak, kesmek, bozmak kolay. Yaşatmak ise zordur. Keşke zor olana talip olsalar ve o muhteşem dokuyu yok etmeselerdi.

ORADAKİ YEŞİL VE GÖLGE CEMAATİN BİR KISMININ CAN YOLDAŞI İDİ

Cami bahçesinde ağaçların gölgelediği kısım oraya namaz kılmaya gelen cemaatin uğrak mekanıydı. Öğle namazı için gelen özellikle yaşlı emeklilerimiz ikindi namaz vaktine kadar oralarda vakit geçirir, gölgede dinlenir, ikindi sonrası ayrılıp giderdi. Zamanla orada dostluklar oluşur; oturulur, sohbetler kurulur, hoşça vakit geçirilirdi. Yani cami bahçesindeki bir asırlık ağaçlar gölgesinde dinlenen cematiyle de bütünleşmişti.

“Camiyi asli haline getirmeye çalıştık” gibi ifadelerle yapılan izah ise çok daha sıkıntılı bir izah... Zira asıl halinden önce asıl haliyle asırlar önce orada cami bile yok. Yani İslam beldelerinde medeniyet de buradan doğmuştur. Mekanlar asıl haliyle kalmazlar. Orada imar olur, ihya olur, inşa olur. Cami yapılmış etrafını güzelleştirmek için ağaçlar dikilmiş müştemilat yapılmış ve cami etrafı da bütün bu cüzleriyle yapılma amacına çok daha uygun hale getirilmiştir. Yani caminin bundan yüz yıla yakın zaman önce paylaşılan fotoğraflarda ağaç yok ya da ağaç az diye o hale getirmek gayreti anlamsız bir gayret. Zevahiri kurtarma çabasında ibaret lafı güzaftır. Sanki camiye ilave edilmiş odalar, çıkıntılar tespit edilmiş de yıkılmış gibi açıklamalar yapmak anlamsızdır.

YAZIK ETTİNİZ HEM GEÇMİŞE HEM GELECEĞE

Tarihi varlıklarımızı korumak hem ecdada hem de torunlarımıza karşı borcumuzdur. Ancak bunu en kolayı seçerek yapamazsınız. Ölümden başka her şeyin çaresi var. Sorun hastalıksa tedavi edilir, yaşatılırdı. İstisna kesim yapılabilirdi. 
Biz “kıyamet kopacağını bilseniz elinizdeki fidanı dikiniz” diyen bir peygamberin ümmetiyiz. 
Eğer sorun ağaçlarının kökleriyse (aldığım bilgilere göre asıl mesele buymuş, kesip kurtulalım denmiş) ona da bir çare bulunurdu. Yazık ettiniz… Yazık ettiniz...

Bir darbı meseldir: Hafız olmak iş değil hafız kalmak asıl iştir... Şehri değiştirmek, kadim olanla bağı kesmek kolaydır. Ama şehrin değerlerini koruyup yeni değerler üretmek asıl iştir.

Mevlana’nın dediği gibi Kamil insan odur ki koya geride bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser.”

Yorumlar (22)

Bulut... 2 Hafta Önce

Bulut...Yaş kesen baş keser, normal insanlar ağaç diker,  ağaç kesmez. Cami çevresindeki ağaçlar camiyi kapatıyor diye asırlık ağaçları kesen kafayı tarihin çöplüğüne atmak gerekir. O ağaçlar kuşlara barınma, insanlara gölge dinlenme sunmaktaydı, bunu akletmek aklınıza gelmedi mi...?  Gerçi bu ağaçları kesenlerde akıl olmadığı belli. Ağaçları yobaz ve tarikatı mahlukat kafasıyla kesen/kestirenlerde müslüman kafası ve aklıda olamaz. Gerçek şu ki Kuşların yuvasını bozan, insanların dinlenme gölgesini katliam yaparak ortadan kaldıranların insanlığı  sorgulanır.  Bu kesime karar verenler vebal altındadır. İnsanlık adına yazıklar olsun.

tolga 2 Hafta Önce

Kendisini sevmem ama gelen gideni arattı...

Recep 2 Hafta Önce

YAPILAN İŞİN HİÇBİR ŞEKİLDE KABUL EDİLEBİLİR, SAVUNULABİLİR TARAFI YOK, AĞAÇLAR GİTTİĞİYLE KALDI, ALLAH AFFETSİN

Doğan Uygun 2 Hafta Önce

Aşgla çalışan Aşgın Çorumda güzel olan herşeye düşman. Yenileme adı altında tarihi yapılara bile zarar vererek sözde kendi imzasını bırakma peşinde. Kusura bakma ama tarih seni artık hiç bir zaman iyi bir başkan olarak anmayacak. Sen o güzelim caminin bahçesini bu hale getirdinya kalbinde tarihe ve doğaya zerre saygı olmadığına eminiz. Dilerim kalbin gibi çorak ve talan olmadan Çorumun bazı güzellikleri yerinde kalır. Ama bu gidişle ve peşinden gelenlerle zor....

Hüsam 2 Hafta Önce

Çorum belediye başkanı değişsede kafa değişmiyor ağaçları buduyorum diye kuşa çeviriyorsunuz. Kuş konmayan yaprak dökmeyen tellere değmeyen kök salmayan ağaç arıyorsunuz. O ancak Turan Atlamazın palmiyeleri muzafferin ithal ağaçları oluyor herhalde. Bizim ağırlık çınarları dikenler akılsızmış demekki

DURSUN 2 Hafta Önce

TARAFLI HAREKR ET EDİYORSUNJUZ HABERCİM 19 İS İŞİNİZE GELEN OLUMSUZ YORUMLARI YAYINLIYORSUNUZ OBJEKTİF OLUNUZ

Yazık oldu 2 Hafta Önce

Allah hayırlısını versin ben begenemedim bu gidişle daha da can sıkacağa benziyor

Vatandaş 2 Hafta Önce

Sayın Külcü sizde Valilik bahçesindeki ağaçları kesmistiniz beton yığını yapmıştınız ne çabuk unuttunuz ikinizinde yaptığı yanlış

AdaM 2 Hafta Önce

Askla agac kesilir bunun reklamini yaptirmamis Asgin sosyal medyada

Oy yok 2 Hafta Önce

AKP li değil misiniz hepiniz aynı kafayı taşıyorsunuz. Sayın kulcu de kültür le alakası olamayan kadın kültür merkezlerine olmadık tipleri sırf AKP ler diye memur diye doldurdu. İçinizde insana saygı,doğaya hayvana sevgi yok sizin

Al birini vur otekine 2 Hafta Önce

Bu yapilan olmamis hemfikiriz kulcu de sende valiligin bahcesindeki agaclari kesmistin onu ne yapacaz,peki kultur sitesinin yerine koydugun ne oldugu belli olmayan demir yigini ? Deme o ki, her ikinizde ayni renksiniz ne bir eksik ne bir fazla

Efsane 2 Hafta Önce

Külcünün her defasında kendini hatırlatması çok garip.Yav hehehe imara acmadigin düz tarla kalmadi. Barajin içinden geçtiniz. Binevlerdeki ormanın anasını ağlattınız. Şimdi sen ağaç sever mi oldun

Binevler 2 Hafta Önce

Binevlerde senin imara açtığın orman arazileri ile yeşil alanları da iyi biliyor. Ağaç kim sen kim. Sıklık, Baraj,Binevler, Sarmaşa, kurucay, Tavukluk, Ayarik, Eskiekin bağları, Çomar vs vsi çok buralar ya ekili arazi yada orman niteliği olan yerlerdi.

corum lu 2 Hafta Önce

Yazık yazık yüzlerce yıllık ağaçları sülüeti bozuyor diye kesmek oradaki binlerce kuşun barınağını cıvıltısını yuvasını yok etmek bir sayfa yazıyla ile 1 günde oluyor bize taş değil can lazım oradaki güzellikler eski haline getirmek yıllar alır yazın sıcağından kışın soğuğundan koruyan insanların burada 5-10 dakika kuş cıvıltıları içerisinde zaman geçirmesini dinlenmesini çok gördünüz. Bu yanlışı yaparken buranın gerçek sahibi dedelerinin mirasçısı halkımıza sordunuz mu!!!

ünsal 2 Hafta Önce

Muzafferin en iyi yaptığı şey cami üstünden siyaset. Adam biliyo işi yemezler muzaffer sen avukatlığını yap. Senden başka adam mı yok memlekette .

Fahri 2 Hafta Önce

Önceki yorumumda cami yolunmuş kaza dönmüş deyince gereksiz tepki gösterdiler sayın külcü de doğru söylüyor kolaycılığa kaçmışlar aşılandıktan sonra çadır gibi yanlara açılmıştı sucu Hüsnü Allah razı olsun çok güzel şekil vermiştir şimdi neye benziyor alın hayrını görün

Sevim Ertuna 2 Hafta Önce

Öncelikle Türkçe yazmanız gerekiyor. Bununla birlikte yanlışı körü körüne savunmak doğru bir şey değildir. Ağaç hayattır, hayat verir. Hastalıklı ağaçların kesilmesi gerekirken, tamamının katledilmesi karşısında teessüf edilmesi gerekirken, yanlış uygulamada ısrar eden belediyenin savunulması da abesle iştigalden başka bir şey değildir.

Külcü 2 Hafta Önce

Çorum da yaşamaması hatta sokağa cikamamasi gereken bi kişi açıklama yapıyor. Birileri de hala bu kişiyi gündem de tutuyor. Şehre yazık etti yıllarını çaldı hiç hesap vermedi sayın Külcü hala konuşuyor aciklama yapıyor.

Sorumlu 2 Hafta Önce

Aday olsaydin ya . Hocamızın bir bildiği vardır

Admin 2 Hafta Önce

Lütfen yorumları yayınlayın. Sayın Admin

Külcü 2 Hafta Önce

Bu niteliksiz vatandaşı görmek zorunda mıyız?

Habercilik böyle oluyor anladım... 2 Hafta Önce

Demek Habercilik böyle oluyor sipariş haber sipariş yorum ne ala memleket Tanrı mi peygamber mi bu kişiler elestirilemeyen

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.